Üretimde ana bileşenlerin büyük kısmı petrokimyasallardan oluşan boya sektörü, maliyetlerindeki keskin artışı otomotivden inşaata, havacılık ve uzaydan denizcilik ve tekstile birçok sektördeki müşterisine yansıtmaya hazırlanıyor.
Neredeyse tüm üreticilerin ihtiyaç duyduğu bir ara ürün olan boyada yaşanan sorunlar, tedarik darboğazının ne kadar derin ve yaygın bir kriz olduğunu daha net gösteriyor. 164 milyar dolarlık küresel boya pazarında pandemiyle birlikte başlayan tedarik zinciri bozunmaları kâr marjlarını ciddi şekilde eritmeye devam ediyor. Ham madde, enerji ve navlun maliyetlerin eş zamanlı olarak artması sebebiyle kârlılığı düşmekte olan boya sektörü havacılık ve uzaydan inşaata, elektronikten otomotive neredeyse tüm sektörlerin tedarikçisi konumunda. Ayrıca denizcilik, tıp, askeriye, ilaç, çip ve tekstil endüstrileri de boya kullanan sektörler.
Hollandalı Akzo Nobel, ABD’li Sherwin-Williams ve PPG gibi devlerin domine ettiği 164 milyar dolarlık pazarın müşterisi konumundaki üreticiler, artan maliyetleri fiyat artışlarıyla tüketicilerine yansıtan boya üreticilerinin insafına kalmış durumda.
Boya üreticileri tamamı ham petrol ve doğalgazdan gelen çok karmaşık bir petrokimyasal ürünler sepetinden beslenerek üretim yapıyor. Boya üretimi için gerekli temel petrokimya ürünleri, kış ayları yaklaştıkça daha da akutlaşan enerji krizi ve ABD’deki aşırı hava olayları nedeniyle rafinerilerde yaşanan aksamalarla daha da pahalı hale gelmiş durumda. Başka bir deyişle enerjideki ve tedarik zincirlerindeki darboğaz, boya üreticilerinin tedarik zincirini de hem daha pahalı hale getirdi hem de aksamasına neden oluyor. Bazı boyalar talebe rağmen bulunamayabiliyor.
Sigortacının maliyetini bile artırdı
Boya şirketlerinin maliyetlerindeki artış neredeyse tüm üreticilerin tedarik zincirinde maliyeti artıran bir unsur olurken, boya fiyatlarındaki artış sigorta şirketlerinin bile maliyetlerini yükseltmiş durumda çünkü kaza yapan araçların yeniden boyanmasına ilişkin maliyetler sigortacıların da hesaba katmak zorunda olduğu bir kalem. Çip krizi nedeniyle sıfır araçların boşluğunu ikinci el araçların doldurması da yine boyaya olan talebi ikinci el araçlar için artıran bir unsur.
Enerji krizi petrokimya temelli boya üretimini de zora soktu
Akzo Nobel geçtiğimiz haftalarda finansal sonuçlarını açıkladığı toplantıda “mavinin bazı tonlarını” üretmekte sıkıntı yaşadığını duyurmuş, hatta bazı dış cephe boyalarında su geçirmez özellik için gerekli bazı katkı maddelerini bulamaması nedeniyle bazı sevkiyatları için fors majör ilan etmişti. Şirket boya için gerekli zincirde yaşanan darboğazın gelecek yılın ortasına sarkmasını bekliyor.
Toskana merkezli Storm Yachts şirketi de istediği boyaları bulamayanlardan. Süperyatlar inşa eden şirketin sahibi Malcolm Kerr en önemli ara girdilerinden biri olan maliyetinin ciddi oranda artmış olmasından şikayetçi. Kerr, Financial Times’a verdiği demeçte “Hammadde krizi birçok insanın tabutuna çakılan son çivi gibi.
Bir noktada işler bozulacak. Maliyetlerimiz artarken fiyatları düşürmeye çalışamayız” diyor. Boya üreticilerinin maliyetini artıran bir önemli etken de karantinalarda kendi evi ve bahçesiyle uğraşmaya odaklanan perakende tüketicilerden gelen talepte bir artış olması.
Akzo Nobel ve PPG fiyatları artırmaya devam edecek
164 milyar dolarlık boya pazarda kârların erimesi fiyat artışları getiriyor ve neredeyse tüm sektörler boyadaki fiyat artışlarından etkilenmek durumunda kalıyor. Avrupa’nın en büyük boya üreticisi Akzo Nobel 2021 yılında özellikle de boyaların taşındığı teneke kutulardaki maliyetlerdeki artış nedeniyle fiyatlarında yüzde 15’lik bir artış planlıyor. Pittsburgh merkezli PPG ise maliyetlerinin yıllık bazda yüzde 25 arttığını söylüyor. PPG CEO’su Michael McGarry yüzde 25’lik artış için “yakın tarihte görülmüş kaplama hammadde maliyeti enflasyonunda görülen tarihi zirvenin 3 katı” diyor.
Reçine ton fiyatları 2-3 katına yükseldi
Boya üreticilerinin en önemli maliyeti Sherwin-Williiams ve The Chemquest Group’un 2021 tahminlerine göre yüzde 40’ın üzerindeki payıyla reçine/ lateks. Bunu yaklaşık yüzde 30’luk payla pigmentler takip ediyor. Konteyner taşımalarının maliyeti ise yüzde 15 civarında. Çözücü ve yapıştırıcıların da maliyetteki payları yüzde 5 civarında. Kuzey Amerika’da boya üretiminin en kritik bileşenlerinden reçinenin ton fiyatı epoksi reçinede 3 katına, akrilik asitte 2 katına çıkmış durumda. 2020 sonu itibariyle 1.470 dolarda olan akrilik asit reçinesi 4.740 dolar/ton seviyesine gelmiş durumda. 2020’nin son aylarında 2.430 dolar/ton olan epoksi reçinesinde ise fiyat 6.500 doları buldu. Ancak Teksas ve Louisiana’daki petrokimya tesislerinde aşırı soğuk havalar nedeniyle yaşanan aksamalar, üstüne konteynerdan kamyon şoförüne ve Çin’deki elektrik kesintilerine birçok darboğaz boya sektörünü daha zora soktu ve boyanın en kritik hammaddelerinden biri olan yapıştırıcılarda ciddi sorunlar yaşandı. Frankfurt merkezli reçine tedarikçisi Allnex’ten Yapıştırıcılardan Sorumlu Küresel İş Geliştirme Müdürü Dan Kersting “Krizden en çok yapıştırıcılar etkilendi. Boya üretiminin tuzu biberi gibidir yapıştırıcı” diyor. Birçok şirket çok az miktarlarda kullanıldığı halde yapıştırıcı sorununda tedariklerini çeşitlendirme yoluna gitmiş. BYK, Dow ve BASF gibi büyük tedarikçiler de boya üreticilerinin tedarikçisi konumunda.
Hilal SARI/Dünya