Gazetecilikten gelen milletvekilleri, yazılı basının yaşadığı krizi Aydınlık’a değerlendirdi. Gazetelerin teşvik edilmesi ve maliyetlerinin azaltılması için Meclis’e sundukları önergeleri hatırlattılar. Vekillerin verdikleri, kağıttan alınan KDV’nin düşürülmesi teklifi hâlâ komisyonda bekliyor.
İthal kağıttan kaynaklı kriz, TBMM’deki gazeteci kökenli milletvekillerinin de gündeminde. Sorunun kökten çözülmesi için iktidarın sorumluğuna dikkat çeken milletvekilleri daha önce Meclis’te sundukları önergelerin içeriklerini anlattılar. Milletvekilleri kağıt üretimi ve teminin devlet tarafından yapılmasının önemini vurguladılar.
DESTEK PAKETİ AÇIKLANMALI
CHP Milletvekili Utku Çakırözer gazetelerin katlanan fiyatlarla mücadele edemez hale geldiğini belirtti. Son 5 yılda 900 gazetenin kapatıldığını söyleyen Çakırözer, kağıt üretiminin önemine de vurgu yaptı. Çakırözer şunları söyledi:
“Döviz kurundaki artış sonrasında yaşanan kağıt krizi içinden çıkılamaz hal aldı. Katlanan gazete kağıdı fiyatlarıyla artık gazeteler mücadele edemez hale geldi. Anadolu’da birçok gazete artık hafta sonu yayınlanmıyor. Ulusalda gazeteler sayfa sayısını azalttı, eklerini kapattı. Gazeteler kapandı. 2018 yılında yaşanan krizde Meclis’te kağıt krizinin yarattığı sorunlar ve yaşanan mağduriyetlerin giderilmesi için bir araştırma komisyonu kurulmasını talep ettik. O dönem yaşanan kağıt krizine karşı önlem paketimizi açıkladık. Ama talebimiz AKP oylarıyla reddedildi. Önerilerimiz hayata geçirilmedi. Kağıttan alınan yüzde 8’lik katma değer vergisinin (KDV) düşürülmesi için verdiğimiz kanun teklifimiz hala komisyonda bekliyor. O zaman söyledik yaşanan kağıt krizi nedeniyle gazetelerin batma noktasına geldiğini. İşte rakamlar açıklanıyor. Son 5 yılda 900 gazete kapandı, bu yıl için 100 gazetenin daha kapanabileceği söyleniyor. Bu sadece gazetelerin kapanması değil, birçok gazetecinin işsiz kalması demek. Halkın haber alma hakkının yok olması demek.
“Krizin önüne geçebilmek için kağıt temininin bir devlet politikası haline getirilmesi elzemdir. Kağıt özel ürün statüsüne, kağıt üretimi stratejik olarak öncelikli sektörler arasına alınmalıdır. Yerli kağıt üretimi konusunda kapsamlı alt yapı yatırımları hayata geçirilmelidir. Döviz kuru, gazeteler ve yayıncılık sektörü için sabitlenmelidir. Gazete ve gazeteciliğin sürdürülebilmesi ve halkın haber alma hakkı için yaşanan kağıt krizi ve döviz kurundaki artış nedeniyle gazeteler için destek paketi bir an önce açıklanmalıdır.”
‘KAĞIT ÜRETEN ÜLKE OLMALIYIZ’
CHP Milletvekili Atila Sertel, iktidarı eleştirdi. Gazete kağıdı üreten fabrikanın kapatıldığını hatırlatan Sertel, kağıdın sübvanse edilmesini istedi. Sertel şunları söyledi:
“Kendisine milliyim yerliyim diyen iktidar milli kağıt fabrikalarımızı kapattı. Bizi dışa mahkum etti. Gazete kağıdımızın kendi ülkemizde yıllardır üretilmesine rağmen bu iktidarın bunu bozması ve ortadan kaldırması Türkiye’ye vurulmuş en büyük darbelerden birisi.
“Gazetelerin halkın ve kamuoyunun aydınlatılması için çok önemli bir işlevi var. Bu işlevi ortadan kaldırıyorlar. Gazeteler ayakta duracak noktada değil. Özellikle de yerel basın. Sadece kağıt değil kalıp matbaa mürekkebi gibi bütün girdiler dolara ve euroya endeksli. Gelen her kuruş zam gazetelerin maliyetlerini artırıyor. Gazeteler 80-90 kuruşa, 1TL’ye mal oluyor. Maalesef gazetelere zarar ettiren bir iktidar anlayışı var.
“Yapılması gereken şu: kağıdı kendi üreten ülke haline geleceğiz. Gazetelere kağıdı sübvanse edeceksin. Bu iktidarın ne yazık ki gazeteleri yok etme anlayışı var. Sorunun varlığını kabul etmiyorlar. Balıkesir’deki SEKA kağıt fabrikasıyla ilgili, milli kağıt fabrikası açılmasıyla ilgili soru önergeleri, araştırma önergeleri verdik ama iktidar yapması gerekeni yapmadı.”
‘HAM MADDELER SÜBVANSE EDİLMELİ’
İyi Parti Milletvekili ve Yeniçağ Gazetesi sahibi Ahmet Çelik, maliyetlerin döviz kuruyla birlikte çok ciddi şekilde yükseldiğini belirtti. Çelik şunları söyledi: “Basının bağımsız şekilde yayın hayatına devam etmesi için kağıt ve diğer girdilerin makul düzeylerde olması lazım. Kağıt, boya vs hep diğer kalemler ithal malzemeler. Dövizin çok ciddi artışıyla beraber çok ciddi zamlar geldi. Bunları hükümetin dikkate alması lazım. Basının yaşamasını istiyorsa buna göre tedbirler üretmesi lazım. Daha önceki yıllarda yapmışlardı. 1970-80’lerde olduğu gibi ham maddeler sübvanse edilebilir. Biz de önümüzdeki günlerde bu konuda çalışmalar yapacağız.”
