Tartışmalı da olsa dünya, yapay zeka destekli yüz tanıma teknolojilerinin daha yaygın kullanıldığı bir geleceğe doğru ilerliyor. Toplam pazar büyüklüğünün 2030’a kadar 16,7 milyar dolara ulaşacağı tahmin edilen yüz tanıma teknolojileri pazarında, Amerikan Ulusal Standartlar ve Teknoloji Enstitüsü tarafından 2022 yılının ilk çeyreğinde, ilk 10’da sıralanan bir Türk marka da dünyaca ünlü teknoloji markalarını geride bırakarak Türkiye’nin teknoloji ihracatlarına bir kalem daha ekliyor.
Yapay zeka teknolojilerinin ilerlemesiyle güvenlik başta olmak üzere birçok alanda yüz tanıma teknolojilerinin kullanımı arttı. 2021’de yaklaşık 5 milyar dolarlık bir pazar büyüklüğüne sahip olan sektörün 2028’e kadar 16,7 milyar dolara ulaşacağı tahmin edildi. Dünyaca ünlü teknoloji şirketlerinin rekabet ettiği bu yüksek teknoloji alanında son dönemde, geliştirdiği veri yakalama, yüz tanıma ve dijital kimlik gibi teknolojileriyle dünya devleriyle yarışır hale gelen Türkiye merkezli bir teknoloji şirketi göze çarpıyor.
Konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaşan Sodec’in Kurucusu Hasan Cem Dertli, “2014 yılından bu yana kendi teknolojilerini üreten ve kendi kaynaklarıyla büyüyen bir yazılım şirketi olarak Sodec, bugün yapay zeka, yüz tanıma, ses tanıma, uzaktan kimlik doğrulama gibi alanlarda dünyadaki rakipleriyle yarışıyor. Amerikan Ulusal Standartlar ve Teknoloji Enstitüsü (NIST) tarafından yürütülen testlerde dünya çapında ilk 10’da yer aldık. Canon, Toshiba, Samsung gibi şirketleri geride bırakarak ülkemizin, dünyaya oyun ve savunma teknolojilerinin yanı sıra yazılım da ihraç eden bir ülke olması için çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
“TEMASSIZ GELECEKTE YÜZ TANIMA GİBİ TEKNOLOJİLERİN ROLÜ ARTACAK”
Yüz tanıma teknolojisinin daha hızlı soruşturmalar yürütmeye, davaları çözmeye, suçları durdurmaya ve önlemeye yardımcı olma potansiyeli bulunduğunu belirten Hasan Cem Dertli, “Güvenlik güçlerine zaman kazandıran ve suçluları tespit ederken doğruluk oranlarını artıran bu teknolojinin, gelecekte de yaygınlaşacağını biliyoruz. Yüz tanıma, pandeminin hızlı ve temassız erişim için yeni teknolojiler kullanma gerekliliğini gösterdiği bir dönemin ardından, belirli dosyalara, hizmetlere, veri tabanlarına erişim vermek için kullanılacak teknolojiler içinde ilk sıralarda yer alıyor. Halihazırda havacılık sektöründe kimlik doğrulama için kullanılan ve uçuş öncesi tüm süreçleri hızlandıran yüz tanıma teknolojileri, aralarında perakendenin de olduğu birçok sektörde uzaktan müşteri ediniminden ödeme sistemlerine, yerinde birey tanımadan güvenli sistem giriş işlemlerine kadar pek çok alanda tercih ediliyor. Bu teknolojilerin kamusal alanı daha güvenli hale getireceğine dair inanç da zamanla artıyor. Örneğin ABD vatandaşlarının yüzde 68’i toplumu daha güvenli yapacağı gerekçesiyle yüz tanıma teknolojilerini onaylıyor. Biz de Sodec olarak geliştirdiğimiz teknolojilerle küresel iş dünyasının dijital dönüşümünde ve verimlilik artışında rol oynuyoruz” dedi.
ÇEVRE DOSTU VE ETİK TEKNOLOJİLER
Gizlilik ve veri güvenliği endişeleri ve ten rengine karşı önyargılı kararlar verdiği bilinen yüz tanıma teknolojileri, aktivistler tarafından eleştirildi. Eleştirileri değerlendiren Dertli, şöyle konuştu:
“Her teknolojide olduğu gibi, yüz tanıma alanında da önemli olan, kullanım biçimi. Eğer bu teknolojilerin kullanımına ilişkin etik bir çerçeve varsa ve bu teknolojiler çeşitli düzenlemelere tabiyse, ortada bir endişe unsuru kalmıyor. Sodec olarak sunduğumuz Data Capture teknolojimizle tüketiciler tarafından üretilen görüntü ve ses gibi verileri yakalayıp işleyebiliyoruz. Data Redaction çözümümüz özel dosyaları, Avrupa Birliği Genel Veri Koruma Tüzüğü GDPR standartlarına göre koruma şansı tanırken, Digital ID çözümümüz dijital kimlik doğrulama alanında kimlik kartlarını ortadan kaldırarak en çevreci çözümü sunuyor. Yeni teknolojiler geliştirmeye devam ederek Türkiye’yi yapay zeka teknolojileri ve yüz ya da ses tanıma gibi alanlarda ilk akla gelen ülkelerden biri haline getirmek istiyoruz.”
DHA